"I was in my office, working to the sound of mortar fire, when we heard the cries in the street—cries that the bridge had fallen. And what happened then was so impressive that I will never forget it. Everyone came out to see. Grenades and bombs were falling everywhere, but still they came out of their hiding places: Young, and old, weak and strong, Muslim and Christian, they all came, all crying. Because that bridge, it was part of our identity. It represented us all."
A. Bubić, Commissioner of Culture and Sport—East Mostar, Bosnia-Herzegovina (1995)
|
KOCAELİ DİLOVASI - MİMAR SİNAN (DİLDERESİ) KÖPRÜSÜ
(Fotoğraflar: Ayşegül Dilara Özercan)



Mimar Sinan’a Büyük Ayıp
18 Mart 2013 Pazartesi 03:05
Son zamanlarda ‘kazara’ çıkan yangınlarla Osmanlı’nın tarihi emanetleri bir bir yok olurken Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde de tarihi emanet daha yok olmaya mahkûm edildi.
Son zamanlarda ‘kazara’ çıkan yangınlarla Osmanlı’nın tarihi emanetleri bir bir yok olurken Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde de tarihi emanet daha yok olmaya mahkûm edildi. Dilderesi üzerinde 16. Yüzyıl’da Kanuni Sultan Süleyman’ın isteği üzerine Mimar Sinan tarafından yapılan tarihi ‘Dilderesi Köprüsü’nün fabrikaların rahatlaması için çürümeye bırakıldığı ortaya çıktı. Tarihi köprünün bu içler acısı durumunu görenler ‘Mimar Sinan’a büyük ayıp’ olarak yorumluyor.
MUSTAFA KILIÇ
16. Yüzyıl’da Kanuni Sultan Süleyman’ın isteği üzerine Mimar Sinan tarafından yaptırılan tarihi ‘Dilderesi Köprüsü’ yetkililerin ilgisizliği yüzünden çürümeye terk edildiği ortaya çıktı. Halk arasında Mimar Sinan Köprüsü olarak da anılan tarihi Dilderesi Köprüsü’nün bu içler acısı durumu görenleri hayrete düşürüyor. 16. Yüzyıl’dan buyana herhangi bir bakım ve onarıma ihtiyaç duymadan günümüze kadar gelen bu tarihi köprü sırf fabrikaların rahatlaması için yok ediliyor.
Read more...
|
Nemrut Dağı tur güzergahında bulunan Cendere köprüsü 1900 yıldır doğa ve insan tahribatına direnerek varlığını sürdürmektedir. Son yıllara kadar ağır araç trafiğine hizmet veren tarihi köprü yaya trafiğine açıktır. Eski adıyla CHABİNAS olan şimdi adıyla Cendere suyu üzerinde bulunan köprü M.S. 1 yy. sonlarında Samsat’ta karargah kurmuş olan Septimius Severus tarafından inşa edilmiştir.

Septimius Severus bu muhteşem köprüyü ailesi onura inşa ederek, giriş ve çıkışlarda yer alan sütunları ; güneydekiler sağda bulunan sütunu kendi adına, karşısındaki sütunu eşi ve askerlerin annesi olarak anılan Jullia Domna onuruna, kuzeydeki ve halen yerinde duran sütunu büyük oğlu Caracalla onuruna karşısındaki ve Caracalla tarafından ortadan kaldırılan sütunu küçük oğlu Geta onuruna diktirmiştir. Caracalla’nın taht kavgası sonucu kardeşi Geta'yı ortadan kaldırması ile bu sütun da kaldırılmıştır.
Köprü kemeri 92 adet taş blokun üst üste bindirilmesi ile hiç çimento kullanılmadan inşa edilmiştir. Deprem ve yer sarsıntılarına karşı köprü ve sütunlara esneklik payı sağlanmıştır. Köprü üzerindeki sütünler üzerinde bulunan kitabelerle süslenmiş, köprünün tarihi ve yapılışı hakkında bilgi vermektedir. Aynı şekilde köprü giriş ve çıkışlarında bulunan kitabeler de bu bilgileri vermektedir. Köprünün su seviyesinden yüksekliği 17.85 metre, uzunluğu 117.50 metre, iki sütün arası 5.30 metre iç orta kısım 4.90 metre, köprünün eni 7.80 metredir. Sütunlar yedi adet blok taştan yapılmış yüksekliği 5.95 metredir. Tarihi Cendere – Roma Köprüsü 1951 ve 1997’lerde iki kez restorasyon görmüştür.

Her gün yanından binlerce aracın geçtiği Mimar Sinan'ın Halkalı-Güneşli kavşağındaki az bilinen eserlerinden Odabaşı Köprüsü ihmalden çürüyor.

AA muhabirinin sorularını cevaplayan Yedikıta Tarih ve Kültür Dergisi yazarı, tarihçi ve Mimar Sinan'ın eserleri üzerine araştırma yapan Osman Doğan, 17 yıl Osmanlı Devleti'ne yeniçeri olarak hizmet eden Mimar Sinan'ın, katıldığı seferlerin güzergahı üzerindeki şehirleri ve mimari eserleri görme, inceleme fırsatı bulduğunu, ilerleyen yıllarda da gördüklerini tecrübe etme fırsatı yakaladığını anlattı.
Mimar Sinan'ın devlet adamlarınca yaptırılan inşaatlarda çalışarak dülgerlikten yapı ustalığına kadar çıktığını aktaran Doğan, Sinan'ın 1538'de başmimarlığa tayin edildiğini, vefatına kadar 50 yıl bu makamda hizmet verdiğini, Kanuni Sultan Süleyman, Sultan II. Selim ve Sultan III. Murad'ın saltanat devirlerine hakim olan Osmanlı klasik mimari üslubunu en iyi şekilde temsil ettiğini hatırlattı.
Read more...
Abdal Köprüsü
Abdal Köprüsü, Acemler ve Hürriyet Mahalleleri arasında Bursa, Mudanya yolunda, Nilüfer Çayı’nın üzerindedir. Köprüyü Abdal Çelebi isimli bir tüccar 1669 yılında yaptırmıştır. Bursa Salnamelerine göre (1906) 12 gözlü olan bu köprünün iki ucu toprak altında kalmıştır. Köprü 64 m. uzunluğunda, 4.75 m. genişliğindedir. Orta kısım yol seviyesinden biraz daha yüksekte ve sivri kemerlidir.
Köfeki taşından yapılan köprünün kuzey tarafında bir mihrap nişi, ayakları üzerinde de selyaranlar bulunmaktadır. Bu köprü 1971 yılında Karayolları tarafından onarılmıştır.
Geçmişten Bir Görüntü Abdal Köprüsü
 Şuanki Haliyle Abdal Köprüsü
Kaynak: http://www.bursa.gov.tr/?sayfa=mymenu&pid=251
EDİRNE - MERİÇ NEHRİ (Güneyden Görünüm)
 Fotoğraf: Prof. Dr. Ahmet SINAV - 23.02.2013
"Drama Köprüsü Hasan, dardır geçilmez /Soğuktur suları Hasan bir tas içilmez /Anadan geçilir Hasan yardan geçilmez" türküsüne konu olan köprünün yeri, bir Rum yerel tarihçi tarafından belirlendi.

Lozan Mübadilleri Vakfı Genel Sekreteri Sefer Güvenç, Vakıf olarak 2000 yılından beri Drama'yı ziyaret ettiklerini ve her ziyaretlerinde bölgede yaşayan halka Drama Köprüsü'nün yerini sorduklarını dile getiren Güvenç, yöre halkının bir halk kahramanı olan Dramalı Hasan hakkında da bir bilgisinin olmadığını anlattı.
Köprüyle ilgili ilk ipucunun, geçen yıl Drama'yı ziyaret eden Bursalı bir mübadil Türk'ten geldiğini belirten Güvenç, şunları kaydetti:
"Bursalı mübadil elinde bir fotoğraf 'İşte Drama Köprüsü bu' diyerek çıkıp gelmiş. Araştırma yapmış ancak köprünün yerini tespit edememiş. Drama'da yaşayan yerel tarihçi ve Drama Küçük Asyalılar Mübadiller Derneği Başkanı Nikos Latsistalis, hemen fotoğrafın bir kopyasını alarak foto-safariye başlamış. Onlarca vadi, köy gezdikten sonra bir su kemeri başında kalakalmış. Nikiforos (Nusratlı) - Karyafiton (Kozluköy) arasında yer alan su kemerinin arkasındaki görünüm ile fotoğraftaki görünümün birebir örtüştüğünü fark etmiş. Kemerin devamında bir patika olduğunu da görünce doğru yol üzerinde olduğuna emin olmuş.
Read more...
İstanbul-İzmir arasını 3.5 saate indirecek Türkiye'nin en büyük otoyol projesi Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu'nda İzmit Körfez Geçiş Köprüsü Projesi için, OTOYOL AŞ. ile anlaşmaya varılan IHI-ITOCHU Konsorsiyumu arasında atılacak imza dolayısıyla Sait Halim Paşa Yalısı'nda tören düzenlendi.

Japonya'nın Ankara Büyükelçisi Kiyoshi Araki, Türkiye'nin tarihten beri doğu ile batının kesişme noktasında, Avrupa-Asya-Orta Doğu'nun geçiş noktasında stratejik bir bölgede bulunduğunu belirterek, ''Günümüzde Türkiye, coğrafi konumunu oldukça girişimci bir şekilde kullanarak, bölgenin istikrarı ve gelişimi amacıyla iç ve dış ilişkilerde oldukça canlı ve dinamik adımlar atmaktadır'' dedi.
Araki, İstanbul-İzmir arasını 3,5 saate indirecek Türkiye'nin en büyük otoyol projesi Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu İzmit Körfez Geçiş Köprüsü Projesi için OTOYOL A.Ş. ile anlaşmaya varılan IHI-ITOCHU Konsorsiyumu arasında sözleşme imzalanması dolayısıyla Sait Halim Paşa Yalısı'nda düzenlenen törende yaptığı konuşmada, bu projenin ihale aşamasında IHI-ITOCHU ortaklığından sonra Japon hükümeti olarak da ellerinden gelen desteği sağladıklarını söyledi.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın, geçen yıl Japonya'yı ziyaret ettiğini ve dünyanın en uzun asma köprüsü olan Akashi Köprüsü'nü görerek, Japonya'nın köprü teknolojisini yakından hissettiğini belirten Araki, IHI'nın, Akashi Köprüsü'nün inşası gibi birçok inşa tekniği tecrübesi bulunduğunu ve Türkiye'de ikinci Boğaz Köprüsü'nün inşası ve depremlere dayanıklı hale getirilmesi gibi 40 yılı aşan bir tecrübesi bulunduğunu anlattı.
Read more...
|
|
|
|
Page 1 of 7 |